Salihli Masaj Salonu Masöz Selen

Salihli Masaj Salonu

Üzgünüm,” dedi Cinder, “fakat bunu içmen gerekiyor.” Bir bip sesi daha, Adri’den gelen bir başka mesaj. Cinder sinirlendi ve web bağlantısını kapatarak bildiri alimini engelledi. “Bunu saraydan aldım. Sana faydası dokunabilir. Anlıyor musun?” Cinder diğer hastaların onu duymasından ve bir ayaklanma başlatmalarından korkarak alçak sesle mevzuşmuştu. Fakat Peony boş bir şekilde bakmaya devam etti. “Bir ilaç Peony,” diye fısıldadı Cinder, onun kulağına. “Bir antidot.” Başı gevşek bir halde Cinder’ın omzuna düşmüş olan Peony bir şey söylemedi. Kendini bırakmış hâldeydi fakat nerede ise oyuncak bir bebek kadar hafifti. Peony’nin onu görmeden, sanki arkasındaki bir şey bakıyormuşçasına duran gözlerine bakan Cinder’ın boğazı düğümlendi. Salihli Masaj Salonu

Salihli Masaj Salonu

 

“Hayır… Peony, beni duymadın mı?” Cinder, Peony’yi iyice kaldırdı ve tüpün mantarını çıkardı. “Bunu içmen gerekiyor.” Tüpü Peony’nin dudaklarına tuttu, ama kız kıpırdamadı. Hatta gaslınü bile kırpmadı. “Peony.” Cinder titreyen elleriyle Peony’nin başını geriye doğru yatırdı. Kızın çatlamış dudakları aralandı. Cinder tüpü kaldırırken, bir damlasını bile ziyan etmekten korkarak ellerini titretmemeye gayret etti. Tüpü Peony’nin dudaklarına yerleştirdi ve nefesini tuttu fakat sonra duraksadı. Kalbi sıkışıyordu. Başı, asla akamayacak olan gözyaşlarıyla ağırlaşmış gibiydi. Salihli Masaj Salonu Başını sertçe iki yana salladı. “Lütfen Peony.” Peony’nin dudaklarından bir nefeslik ses bile çıkmadığında, Cinder tüpü tutan elini indirdi. Başını Peony’nin boynuna gömdü ve çenesine ağrı girecek kadar güçle dişlerini sıktı. Boğazcaına giren her bir nefes, ortamın kokuşmuşluğu ile canını yakıyordu. Ama şimdi bile,

 

Peony’nin günler öncesinde kullandığı şampuanın kokusunu hafifçe alabiliyordu. Tüpü avucunda sıkıca tutarak Peony’yi yastığının üstüne geri bıraktı. Peony’nin gözleri hâlâ açıktı. Cinder yatağı yumrukladı. Antidotun birkaç damlası başparmağına sıçradı. Cinder gözlerini sıktı ve küçük yıldızlar görmeye başlayana kadar sıkmaya devam ettikten sonra kendini bıraktı, peşinden yüzünü battaniyeye gömdü. “Kahretsin. Kahretsin. Peony!” Olduğu yerde sallanan Cinder, Salihli Masaj Salonu derin, tutarsız bir nefes aldı ve minik kız kardeşinin kalp şeklindeki yüzüne ve cansız gözlerine baktı. “Saslımü tuttum. Sana ilaç getirdim.”